Uzun zamandır göremediğimiz Avrupa'ya göç etmiş arkadaşlarımızı özler gibi özledik ülkemizde neşeli varoluşları ve özenli eylemleri.

Neşe;
Eğlence, mutluluk, keyif de diyebilirdik. Ama neşenin daha kalıcı ve derin bir anlamı var bizler için. Neşe, içinde yavan bir eğlence değil bütünlüklü bir tavır barındırır. Olan bitene boşvermişlik önermek yerine neşeyle karşısına dikilme kudreti yaratır. Eylemselliği tetikler, çaresizlikten uzaktır.
Anlık bir mutluluk hali değil bir topluluk kültürüdür neşe.

Neşeyi çoğaltmak için ise özenle hareket etmek gerekir.

Özen;
Ciddiyetle yapmak da diyebilirdik aslında ama özenin daha içtenlikli ve doğal bir anlamı var bizler için. Özenle yapmak sadece bir şeyi ciddiye aldığında değil en basit gündelik şeylerde bile oradadır. Mecburiyetten iyi yapmaz özen, kendisi iyidir.
Eylemselliği besler, büyütür, paylaşır ve çoğaltır.
Belirli bir ereğe hizmet eden bir tavır değil karşılaştığı herşeye içtenlikle yaklaşan ve güçlü bağlar kuran bir topluluk eyleyişidir özen.

Bizim için bu sezon bu kavramlar oldukça anlamlı. Çünkü şimdi vereceğimiz güzel haberler tam da topluluk olarak böyle hareket edebildiğimiz için gerçekleşti.
Öncelikle dernekleşme sürecimizin sonlarındayız. “Dans ve Performans Sanatları Araştırma ve Geliştirme Derneği” oluyoruz yakında.
PAL Dans Tiyatrosu topluluğumuzu kurduk ve ilk oyunumuz Aralık’ta gösterimde olacak.
Yeni sezonda disiplinlerarası çalışmalarımız da çoğalıyor.
Birlikte daha çok hayal kurabilmek için ise “Kafası Açık Günler”i Ekim ayında başlatıyoruz.
Bizim yolculuğumuz çok güzel geçiyor ve sizlerle yollarımızın kesişmesi için sabırsızlanıyoruz.

Unutmadan,
Haber verelim,
Partiye Neşe’yle Özen 'kesin geliyoruz' dedi.